20 Aralık 2015 Pazar

Cehennem!!!





burası cehennemin başladığı yer olmalı.





Cehennem!!!


ben cehennem diyorum herkes gülüyor. zebanileri görüyorum diyorum anlamıyorlar görmüyorlar. burası unutulmuş bir kıta burası yalnız kalmışların cehennemi. burası yokluk burası hiçlik burası çöl. ben cehennem diyorum buraya neden mi. güzel bir güne uyanıyorsunuz ama güneş yalan. her yer don. sonra güneş var güzel olacak deyip devam ediyorsunuz yolunuza ama güneş git gide soğuyor burda. yürüyorsunuz ve yürüdükçe dumana boğuluyorsunuz. kara kara her yer! kara kara yerden beyaz beyaz dumanlar çıkıyor! öğüttüğü insanların ruhları olmalı. kaçamıyorlar ama sıkışıyorlar gökyüzüne. düşünsenize gökyüzüne sıkışmışsınız! nasıl bir hiçliktir bu araftan beter. arafta sürekli kapılardan girip çıkıp aynı yere geldiğinizi söylerler labirent gibi ama burda hareket bile edemiyorsunuz. gidecek yer yok! zebaniler var koca koca zebaniler. yol buldum desenizde illaki dönüşü burası. geceleri diyorsunuz geceleri kaçarım rüyalara kaçarım. olmuyor asla olmayacak. karınca gibi çalışıyor zebaniler karınca gibi yerin bin kat dibinden dumanlar çıkarıyorlar insanları yakıyorlar. ruhları gökyüzüne sıkışan insanlar.attığınız çığlıklar duyulmuyor alevler arasında kayboluyor. sonra diyorum kalk git burdan nereye olursa olsun. bir zebani tutuyor bileğimden. -nereye? diyor. susuyorum. usulca dönüyorum hapishaneme. değersiz bir ruhum ben sadece gökyüzü diye yükseldiğim yer aslında bir hapishane. boynumu büküp dönüyorum yalnızlığıma. oysa böyle anlatmamıştı lancelot. gidersem gelecekti. şapkacı çıkış arıyordur kesin. ama oda unutuyor bazen. gitsem diyorum bay şapkacıya sarılsam tanır mı beni! ah sen alicesin der mi? tavşanları da çağırıp bana çay yapar mı? çay içeceğim şapkacıyla tek çay hakkımı onunla kullanacağım ve sonra öleceğim belki. gözlerine bakıp neden daha önce hatırlamadın diye sormaya çalışacağım ama sonra sen nasılsın diyeceğim her zamanki gibi. kötü olmak değil alışamamak aslında. bundan bu boktan hayattan pekte farklı değildi öncesi. ama hep cenneti düşünüyor insan cehennem olabileceği gelmiyor aklına. sonra ya sonra deyip duruyorum. ne olacak ya sonra ne olacak. 6 ay sonra 1 sene sonra bu cehennemden duman olup çıktığımda gökyüzüne sıkışırsam daha kötü olursa herşey. ya daha berbat olursa! korkuyorum. bir şapka takıyorum kocaman bir şapka tanıyamasın diye herkes tam aralarından kaçıp gidecek oluyorum bir kapı çıkıyor karşıma. açıp baktığımda hapishaneme giriyorum. bir ağacın dibine otursam. acaba farketmeden geçip giderler mi yanımdan. yanmak istemiyorum lancelot bul artık al atını gel. burası yeşillik içinde ormanlar var burda. ve dumanlar çıkıyor her yerden. daha ne kadar sinyal yollayabilirim sana. daha ne kadar belli edebilirim yerimi. lancelot bay şapkacıyı da al gel. gelmiyor yanıma çok uzak değil hissediyorum bazen. tam şurda hissediyorum. tam şurdaydı lancelot! kalbimi de almışlar lancelot! atmıyor! bak duyuyor musun? küt küt- küt küt uzaktan geliyor sesi. nerede kalbim lancelot nerede!!! onu da mı aldı giderken bay tavşan! sürekli birşeyler alıyor benden yerine bıraktığı şurupları sevmiyorum lancelot. sanırım başımı döndürüyorlar ve beni küçültüyorlar ya da büyütüyorlar. gözlerimi ve burnumu kapatıp içmek zorunda kalıyorum. içmezsem kapılardan geçemiyorum lancelot. ellerinii uzat düşmeyeyim bu kuyuya lancelor! beni ancak sen kurtarabilirsin. yalnız sen bulabilirsin burayı. dumanları izle beyaz olduklarına bakma! gökyüzünde sıkışıyor burda insanlar. maviyi beyaza boyuyorlar. gökkuşakları sadece beyaz oluyor burda lancelot. gözlerini özledim lancelot. birde hikayelerini, saçma ama bana ait olan hikayelerini özledim. Alice içme şurupları, tam da böyle kalmanı istiyorum. büyüme-küçülme kendin kal Alice! saçlarını ör, elbiseni temizle ve çık karşısına davetlilerin. bırak cehennemi. sen git peşinden gelecektir bay şapkacı. eninde sonunda uyanacaktır o rüyadan. tavşanlar onu uyandıracaktır emin ol! karışma dumana, karışma ruhlara, yakma insanlığını, sıkışma gökyüzünde. bir ağaç kovuğu bul ve bekle. yana yana bitecek bu cehennem. birgün bitecek dumanlar. ve gökyüzünün kapıları tamamen açılacak cennete! Alice söz veriyorum yanmayacaksın bu cehennemde!