Yalnızlık bir insanı delirtebilir. İnsanın yanında
başkalarının olmaması değildir yalnızlık. Yalnızlık bir cezadır kişinin kendine
uyguladığı. Yalnızlık bir seçimdir. Kalabalık bir insanın nasıl yalnız olduğunu
anlayamaz bazen insan aslında farketmek çok kolaydır. Mesela hep dinler dinler
kendine yöneltilen soruların çoğuna aynı cevabını ya da aynı cevapları uzun
saatler uzun sohbetler boyuunca sadece renklerini puntolarını yazım biçimlerini
değiştirerek size kendine ait olmayan bir sürü aksiyon dolu maceralı dram
romantik ya da komedi filmi anlatabilir.
Bir sürü çalıntı uydurma kişi olabilir
sohbetlerde . anlaşılmamak için çaba harcar ve anlaşılamaz yalnız
kişi.yalnızdır çünkü o. Karanlığında aydınlığında milyonlarca kez konuşmuştur
kendiyle milyonlarca kez ağlamış kavga etmiş gülmüştür. Kendi kendine gülen
insanlar gördünüz mü siz? Gördüyseniz
hızla uzaklaşın yanlarından acınası halleri aklıma bir şey geldi gibi
klişe bir cümle ile kapatabilecek gözlerinin gibine kadar gülebilecek bir
insandır yalnız kişi. En yakınızda sizi o kadar iyi tanıyandırki hatta ne
düşündüğünüzü nereye baktığınızı aldığınız nefesten anlayabilecek kadar
yalnızdır. Çok anlatır kendini hemde çok
şu kadarcıktım şöyle olmuştu. Büyüdüm şöyle oldu ben okuldayken ben işteyken
ben aşıkken ben gezerken ben ben ben…
Başka kimsesi olmamıştır ki yalnız kişinin, kendinden başka
güvenemez ki kimseye. Birikir içinde anlatacakları, birikir birikirde tam
anlatacakken sallanıp sirkelenmek o kadar gözünde büyür o kadar yorar ki onu. Susar. Suskundur
yalnız kişi sever çok sever. Annesini arkadaşlarını masasını kalemini
günlüğünü yırtık tişörtünü kırık
saksıdaki zavallı sümbüllerini sever.
Yalnızlıktan birikmiş tüm sevgisini dağıtır. Hep sıkıntıyla biten
gecelerin sabahı inatla gülümseyen, kimseye kimseciklere durumunu belli etmeyen kişidir. Masalları vardır.
Hayalleri, kedisiz köpekleri kovalamaktan yorulduğu, ipini tuttuğunu bilmediği
uçurtmaları vardır. Üç kuruş içinde boğulduğu milyon dolarlık zenginlikleri
vardır. Bütün masalları bilir karakterleri kahramanları kahraman olmayanları
cadıları konuşan ağaçları beyaz tavşanları alkolik olduğunu düşündüğü prensleri hatta prensesleri vardır şizofren. Sıkmaya başlamadan hemen önce öldürdükleri
aşkları.
Bir varmış hep varmış onlar sürekli etrafınızda yanınızda
yakınızıda içinizde hatta bazen dibinize kadar olduğunuz yalnızlıkları vardır
sonu gelmeyen. Dikkat etsenizde göremeyeceğiniz yalnızlar ancak gözlerinizi
kapattığınızda görebileceğiniz kişilerdir. Dikkat etmek değil görmek gerekiyor
sadece…